(Textile Exchange Rapor İncelemesi)

Tekstil ve toprağın ilişkisini görmek materyal çıktısından dolayı daha kolay farkedilir olabilir. Fakat toprağın materyale materyalin tasarıma, tasarımın çevreye ve insana baştan sona upuzun yolculuğunun ve etkilerinin anlaşılmasının önemli bir konu olduğunu düşünmekteyiz.

Textile Exchange’in 2022 Ocak ayında yayımladığı Onarıcı Tarımda Arazi Analiz Raporu’nda, son yıllarda ayakkabı, hazır giyim ve tekstil endüstrisi için ivme kazanan bir pratik olan rejeneratif tarımın (onarıcı tarımın) öneminden, kullanılan yöntemlerden, araçlardan, programlardan ve girişimlerden bahsedilmektedir. Kaybolan biyolojik çeşitliliğin önemini ve geri kazanımını onarıcı tarımda gören rapor çiftçilere, markalara terimlerin kullanımı ve dönüşüm için çağrı yaparken; toprak sağlığı kazanımı, eşitsizlik, yerli halkların hakları gibi sorunlar ve alternatif çözümlere de değinmiştir. Fakat bu raporun Textile Exchange’in onarıcı tarımla ilgili ilk raporu olmadığını 2018 yılında yayınladıkları “Tekstil Tedarik Zincirinde Onarıcı Tarım” adlı raporu marka vaka analizleri üzerinden incelediğini de belirterek yazımıza başlamak isteriz.

Textile Exchange (T.E): açık ve uygulanabilir rehberlik yoluyla tercih edilen malzemelerin benimsenmesini hızlandırmak için insanlara ilham verir ve onları donatan kurumdur. Tekstil endüstrisini, iklim azaltma hedeflerine, elyaf ve hammadde üretiminde bütünsel olumlu etkilere topluca ulaşmak için bir araya getirir.

Kurumun 2022 Ocak ayında yayınladığı Onarıcı Tarımda Arazi Analiz Raporu’nu blogumuzda kısaca inceleyecek ve onarıcı tarımın kısa tanımıyla birlikte tekstil endüstrisiyle ilişkisinden raporu rehber alarak bölümleriyle birlikte bahsedeceğiz.

T.E “Onarı Tarımda Arazi Analiz Raporu’nu” IAC(Intertribal Agriculture Council) ile birlikte hazırlamıştır. IAC Kabileler Arası Tarım Konseyi kendilerini: “insanlarımızın iyiliği için tarımsal kaynaklarımızın korunmasını, geliştirilmesini ve kullanımını teşvik etmek ve teşvik etmek amacıyla 1987 yılında kurulmuş ulusal bir kar amacı gütmeyen kuruluş” olarak tanımlamaktadır.

8 Ana bölümden oluşan rapor toplamda 104 sayfadır. Raporun ana başlıkları ise şu şekildedir:

  1. Bölüm I: Rejeneratif(Onarıcı) Tarıma Giriş ve Neden Önemlidir?
  2. Bölüm II: Rejeneratif Tarımın Tanımları: Yerli Köklerle Yeniden Bağlanma
  3. Bölüm III: Rejeneratif Tarım ve Toprak Karbon Bağlaması”(sekuastrasyon)  Arkasındaki Bilim
  4. Bölüm IV: Tedarik Zincirinde Yenileyici Tarım: Önemli Hususlar ve En İyi Uygulamalar
  5. Bölüm V: Manzarada Gezinme: Dahil Olma Süreci ve Onarıcı Programların Matrisi
  6. Bölüm VI: Rejeneratif Tarım için Politika Yönlendiricileri ve Hususlar
  7. Bölüm VII: Öneriler, Fırsatlar ve Sonraki Adımlar
  8. Bölüm VIII: Vaka Çalışmaları

Textile Exchange, tekstil tedarik zincirinin ilk noktasından itibaren daha amaçlı üretime yönelik küresel markalar, üreticiler ve yetiştiriciler topluluğuna rehberlik eden bir şirket. Küresel topluluğu ile birlikte, ısınma miktarını kritik seviyelerin altında tutma hedefinin arkasında çok çeşitli hükümet ve sivil toplum aktörleriyle birleşmiş olan kurum bu zorunlulukla birlikte, küresel tekstil endüstrisinin 2030 yılına kadar elyaf ve hammadde üretiminden kaynaklanan emisyonlarda %45’lik bir azalma elde etmesine yardımcı olma amaçlı İklim+ hedefinin yönlendirmesini yapıyor. Bu hedefe ulaşmak için derin emisyon kesintileri, doğa odaklı onarma seçenekleri ve adaptasyonun bir kombinasyonunun gerekeceğini söylüyor. Bu yaklaşımın bir parçası olarak, rejeneratif tarım, genel toprak sağlığından toplum direncine ve geçim kaynaklarına kadar bir dizi sosyal ve çevresel fayda için büyük umut vaat eden işlerde yer alıyor.

Blog yazımızda alanında profesyonel olmadığımız bir konudan bahsederken raporun yanı sıra farklı kaynaklardan da alıntı yapacağız. Onarıcı tarımın başlı başına çok derin bir konu olmasından kaynaklı bazı terimlere ve farklı tanımlara yer vererek raporda bahsedilen moda bağlantısından ve tedarik zincirine etkisi konusundan kısaca bahsedeceğiz. Karbon bağlama gibi tamamen onarıcı tarımla ilgili teknik terimlere sınırlı bilgimizle yanlış bir aktarım yapmaktansa orjinal rapordan kaynak göstererek veya alıntıladığımız Türkçe ve yabancı kaynaklardan ilginiz dahilinde araştırma yaparak konuyla ilgili detaylı bilgi edinebilirsiniz. 

ONARICI TARIM:

Anadolu Meraları’nın kurucusu olan Durukan Dudu, Onarıcı Tarım’ı “dünyada ekolojik anlamda onarıcı olabilecek, sürdürülebilirin ötesine geçecek yeni bir paradigma ve buna yönelik uygulamaların yapılabileceğini düşünen çiftçiler ve sosyal girişimciler olarak tanıyabileceğimiz ekolojinin çok içinde insanların büyütüp başlattığı bir hareket” olarak anlatıyor. Onarıcı Tarım’ın üç boyutlu bir yapı olduğunu söylüyor. İlki arazinin mevcut ekosistem göstergelerini, sağlığını iyileştiren teknikler ve yöntemler. İkinci boyutu ise toplumsal hareket kısmı. Toplumsal hareket, çok geniş kitlelerin dahil olduğu bir süreç. Üçüncü ve son boyut ise bir paradigma değişikliği boyutu. Sadece birtakım yöntemler geliştirmek değil aynı zamanda doğaya bakış açımızı değiştirmeyi amaçlıyor. Durukan Dudu Onarıcı Tarım hareketinde bütün doğa, insan, çiftçi, üretici, satıcı, alıcı süreçlerini çok temel ve kökten değiştiren birçok deneme, model, hareket gözlemlendiğini söylüyor. Her bir boyut birbirini destekliyor, birbiri olmadan düşünülemiyor.

Onarıcı Tarım, alanın ihtiyacına göre belirlenen birçok alternatif uygulamayı kapsıyor. Bu uygulamaların ortak özelliği; bir şeyi iyileştirirken başka bir şeyi bozmamak. Dolayısıyla sadece toprak değil aynı zamanda o topraklarda yaşayan ve beslenen hayvanların sağlığı, çiftçinin hakları ve refahı gibi konuları da kapsıyor. Amaç, sisteme dahil olan her canlı için yaşam kalitesini iyileştirmek ve doğa ile uyum içinde üretim sistemleri oluşturmak.

Temel odak alanları içerisinde; üst toprak yaratma, biyoçeşitlilik artışı, su döngüsünde iyileşme, ekosistem hizmetlerinde zenginleşme, tarımsal üretimde kullanılan toprağın sağlık ve niteliğinde artış ve karbon gömme kapasitesinin artırılması yoluyla iklim değişikliğine karşı mücadele yer alır.

Raporda yer alan tanımlamalardan toplanan onarıcı tarım verileri ve tanımlamaları ise şu şekilde:

Hem dergi makalelerinde hem de uygulayıcı web sitelerinde onarıcı tarımdan bahsedilen ilk beş “işleme”e bakıldığında, seçilen üç ortak uygulama görülmektedir:

• Hiç veya düşük harici girdiler; çiftlik içi girdileri en üst düzeye çıkarmak

• Hayvancılığı entegre etmek

• Toprak işlemeyi azaltmak (- sıfır, -minimum, veya koruma [toprak])

Hem dergi makalelerinde hem de uygulayıcı web sitelerinde onarıcı tarımdan bahsedilen çıktılara bakıldığında ilk beşe giren sonuçlar arasında dört ortak çıktı görülmektedir.

• Toprak sağlığını iyileştirmek (ör. yapı, toprak organik madde, doğurganlık)

• Biyoçeşitliliği artırmak

• Karbon sekestrasyonunu artırmak

• Sosyal ve/veya ekonomik refahı iyileştirmek için topluluklar

(not: onarıcı tarımla ilgili değerlendirmeler ve tanımlarda girdiler ve çıktılar istatistiklere bağlı olarak değişmektedir. Raporda 229 makalenin içinde geçen onarıcı tarım ifadesi ve 25 websitesi baz alınarak, yukarıdaki tanımlamalara ve başlıklara ulaşılmıştır. Raporda bölüm 5 te onarıcı programların matrisinde detaylı bilgi bulunmaktadır.) 

ONARICI TARIM ve TEKSTİL ENDÜSTRİSİ ARASINDAKİ BAĞLAR

Raporunun ilk bölümünün üçüncü alt başlığında giyim endüstrisinde onarıcı tarımın rolünü görüyoruz.

Raporda ilk olarak rejeneratif tarımın, hazır giyim ve tekstil şirketlerinin Sera Gazı Protokolü, Bilime Dayalı Hedefler Girişimi ve yakın zamanda yayınlanan Net Sıfır Standardı, Biyolojik Çeşitlilik Sözleşmesi, Doğa İçin Bilime Dayalı Hedefler ve yakında çıkacak olan endüstri rehberliğini karşılamaya yönelik uzun vadeli çabalarını destekleyeceğinden bahsedilmiştir.

Bir diğer yandan rejeneratif tarımın, endüstrinin karşılaştığı temel riskleri ele alma potansiyeline de sahip olduğu vurgulanmaktadır. Son aylarda manşetlere konu olan Covid-19 kaynaklı tedarik zinciri kesintilerinin ötesinde, endüstri, iklim değişikliği kaynaklı kesintilerden lifli mahsul üretimine kadar uzun vadeli daha büyük bir riskle karşı karşıya kalmıştır. Rejeneratif tarım yaklaşımlarının, bu bölgelerdeki çiftçilerin daha dayanıklı üretim sistemleri geliştirmelerine yardımcı olmada kilit bir rol oynayabilir ve böylece tüm tedarik zinciri boyunca riski azaltabileceğinden bahsedilmiştir.

Hazır giyim endüstrisi fosil yakıt türevli sentetik elyaflara olan bağımlılığını artırmaya devam etmekte. Bütünsel rejeneratif tarımın uygulanacağı programlarla, hazır giyim endüstrisinin iklimle ilgili genel finansal riskleri azaltmaya da yardımcı olan daha esnek doğal elyaf kaynakları geliştirmesine yardımcı olabileceği de tekstil ve onarıcı tarım arasındaki bağlardan biri.

Rapora göre yenileyici tarım ve tekstil sektörü ile ilgili en önemli maddelerden biri, konfeksiyon endüstrisi için, büyüme üzerinde yükselen bir vurgu da dahil olmak üzere, temelde yeni bir ekonomik paradigma için paralel bir zorunlulukla uyumlu olması. Rejeneratif tarım, daha adil ve çıkarımsal olmayan tedarik zincirlerini temelden yeniden inşaa ederek endüstrinin olağan işlerin ötesine geçmesini sağlamak için kritik öneme sahiptir.

Rejeneratif tarım, esnek tedarik zincirleri, risk azaltma ve temelde yeni bir iş modeli için fırsat sunarak, işletmelere başlangıçta karbona genel olarak odaklanmanın ötesinde çok daha fazlasını sunar. Onarıcı tarımda karbon konusu raporda 3. bölüme tekabül etmekle birlikte yazının içerisine yerleştirdiğimiz bağlantılarla konuyla ilgili daha detaylı bilgi edinmenizi sağlamak istiyoruz. Aynı şekilde Yerli Köklerle olan bağlar da raporun önemli bir kısmını kapsamaktadır. Raporun 2. bölümünde yer alan Yerli Halklar: yaşadıkları, işgal ettikleri veya yerlerinden edildikleri topraklar ve doğal kaynaklarla ortak ata bağlarını paylaşan farklı sosyal ve kültürel gruplardır. Bağımlı oldukları toprak ve doğal kaynaklar, kimlikleri, kültürleri, geçim kaynakları ile fiziksel ve ruhsal esenlikleri ile ayrılmaz bir şekilde bağlantılıdır.” Bu iki bilginin raporla olan bağlantısını sunmamızla birlikte tedarik zinciriyle ilgili olan bölüme geçiyoruz.

ONARICI TARIM VE TEDARİK ZİNCİRİ UYGULAMALARI

Bu rapor için yapılan araştırmalar ve röportajlar, yenileyici tarımın uygulanmasının çiftlik kapısında bitmediğini açıkça ortaya koydu – yaklaşımın arkasındaki değerler ve kavramlar, tekstil ve hazır giyim ürünleri tedarik sistemi aracılığıyla taşınmalıdır. 

Şirketler, endüstrinin gidişatının ve yenileyici tarımın hedeflerinin doğrudan izlenebilirliğe doğru ilerlediğini anlayarak, yenilenebilir tarım pilot projeleri başlatmak için çalıştıkça, Tedarik Sunma(Suppy Shed) yaklaşımları önemli bir kısa vadeli araç gibi görünüyor. Şirketler Tedarik Sunma (Supply Shed) yaklaşımlarını kullanmayı seçerse, her şeyden önce, bunlar, ilgili gerçek bireysel çiftçilerin bakış açılarını ve ihtiyaçlarını mümkün olduğunca temsil eden kapsayıcı uygulamalara dayanmalıdır.

Dünyada tedarik zincirinin izlenebilirliği ile ilgili bazı pilot projeler yapılmaktadır.

Onarıcı tarımla ilgili yapılan pilot projeler ve materyallerle ilgili markalara raporda bu şekilde yer verilmiştir. 

Toprak sağlığı, su sağlığı, hayvan refahı, sosyal adalet, topluluklar ve sertifikasyonlar onarıcı tarımın olmazsa olmazlarıdır. Rapora bakıldığında içinde bulunduğumuz dünyada her gün üzerimizi örttüğümüz kıyafetlerin yol açtığı yıkım düşünüldüğünde onarıcı bir bakış açısı ve üretim metodunun gerekli olduğu görülmektedir.

Raporda Yer Alan Bazı Terimler:

Agroekoloji: Agroekoloji, organik tarım, permakültür, onarıcı tarım, doğal tarım gibi farklı yaklaşımları bir araya toplar ama bunlardan daha fazlasıdır: Ayırt edici hedefleri arasında çiftçilerin girdi bağımlılığını ortadan kaldırmak, gıda üretimine bir ekonomi-politik meselesi olarak bakarak gelir dağılımının daha adil hale gelmesine çalışmak, zararlıların ve hastalıkların polikültür, doğal şeritler, doğal tarla sınırları vb. uygulamalarla kontrol altına alınması, çiftçiden çiftçiye bilgi aktarımını hayata geçirmek, tarımsal sorunların çözümü için geleneksel kadim bilgiyi günümüzün bilimsel tarım bilgisiyle bütünleştirmek, genel geçer bilgiler yerine, yerele odaklanan bir bilgi birikimini ve paylaşımı teşvik etmektir. (Özkaya, Yıldız, Özden, Kocagöz, 2021, Agroekoloji Başka Bir Tarım Mümkün, İstanbul, Metis Yayınları)

Karbon Denkleştirme(offset): Sera gazı (karbon) salımı yapan kuruluşlar karbon salımlarını denkleştirmek için öncelikle Sera Gazı Protokolü uyarınca belirlenmiş Kapsam 1, Kapsam 2 ve Kapsam 3 emisyonlarını hesaplamaları gerekmektedir. Denkleştirme kapsamında Kapsam 1 ve Kapsam 2 emisyonlarının dahil edilmesi gereklidir. Daha sıkı bir azaltım politikası yürütmek isteyen kuruluşlar Kapsam 3 emisyonlarını da hesaplayıp denkleştirmeye dahil edebilir. Sera gazı (karbon) salımlarını denkleştirmek isteyen kuruluşlar, VER kredisi (sertifikası) sahibi kuruluşlardan karbon kredilerini satın alabilirler. Böylece, karbon salımlarını denkleştirebilirler. Toplam sera gazı emisyonunu kapsayacak şekilde karbon kredisi satın alan kuruluşlar karbon nötr olurlar.

Karbon Bağlama ve Karbon Gömme (karbon capture and storage and carbon sequestration) :Karbon yakalama ve depolama ile karbon tutma arasındaki temel fark, karbon yakalama ve depolamanın karbon dioksitin yakalanmasını, taşınmasını ve depolanmasını içermesi, karbon tutmanın ise yalnızca karbondioksitin daha uzun bir süre depolanmasını içermesidir.

Etkiler: Bir kalkınma müdahalesinin doğrudan veya dolaylı olarak kasıtlı veya kasıtsız olarak ürettiği olumlu ve olumsuz, birincil ve ikincil uzun vadeli sonuçları

Girdiler: kalkınma müdahalesi için kullanılan mali, insani ve maddi kaynaklar

Aktiviteler: belirli çıktılar üretmek için fonlar, teknik yardım ve diğer kaynak türleri gibi girdilerin harekete geçirildiği eylemler veya çalışmalar

Çıktılar: bir kalkınma müdahalesinden kaynaklanan ürünler, sermaye malları ve hizmetler; sonuçların başarılmasıyla ilgili olan müdahaleden kaynaklanan değişiklikleri de içerebilir.

Raporun seçtiğimiz bölümlerine özet olarak bu terimler kısmını da eklemek istedik. 

Ekstra Kaynaklar:

heliae.com 

arc2020.eu

regeneration international

https://ellenmacarthurfoundation.org/articles/regenerative-agriculture

rodale istitute